Anneler Günü, yılın her günü sevgi ve saygımızdan hiçbir eksilmenin olmadığı annelerimize özel olduklarını hissettirmek, kendilerine verdiğimiz değeri göstermek için belki de bir fırsat olacak. Günlük koşuşturmanın telaşıyla sevgimizi ifade etme ve dile getirme fırsatı bulamamışsak, bu fırsatı kaçırmamalıyız.
Toplumların sağlam bir zemin üzerinde yükselmesi, aile kurumunun sağlamlığı ve ailede verilen eğitimle mümkündür. Ailedeki eğitimin temel kaynağı ise annedir. Annelerimiz, anne olmanın yanı sıra bizleri hayatın her aşamasına hazırlayan ve yönlerdiren birer öğretmendir.
Peygamberimizin, ‘Cennet anaların ayakları altındadır’ sözüyle anneliğin kutsiyeti ve yüceliği gerçek ifadesini bulmuştur. Anne bir milleti yoğuran mukaddes bir el ve toplumun ilk hücresini teşkil eden yuvanın da kurucusudur.
Cumhurbaşkanından başbakanına, yüksek yargı mensuplarından her kademedeki bürokratları yetiştiren annelerimiz maalesef, günlük yaşamda hak ettiği konumda değildir. Eğitimde fırsat eşitlikleri ellerinden alınmış, başörtüsü taktığı zaman TBMM’de milletin temsilcisi olma hakkı gasp edilmiştir. Yine aynı şekilde çalışma hayatında da kıyafet dayatması ile karşılaşmaktadır.
Her türlü zorluğu göze alıp, çalışma hayatında yer alan kadın çalışanlarımızın aynı zamanda bir anne oldukları unutulmakta, annelik görevini yerine getirmesinin önüne de birçok zorluk çıkarılmaktadır.
Milletimizin geçmiş başarılarının ardında da yine annelerimiz vardır. İlk eğitimini daha ana kucağında alan milletimizin çocukları, kendilerini bu günlere getiren annelerini gözü yaşlı bırakma pahasına icra edecekleri yüce görevlerden geri kalmamıştır.
Senenin bir gününü, hayatımızda önem verdiğimiz varlıklara ve değerlere ayırmak sevgi ve saygımızın göstergesi olamayacaktır.
Bu duygu ve düşüncelerle Kültür Memur-Sen olarak bütün annelerimizin gününü kutlarken, her günlerinin bayram şeklinde geçmesini dileriz.
