Danıştay 10. Dairesi'nin kısmen yürütmeyi durdurma kararı vermesi sonucu; aile hekimliğince verilen muayene dahil diğer sağlık hizmetlerinin ücretsiz olmasının doğal sonucu olarak aile hekimlerince verilen hizmetten katılım payı alınmasının hukuka aykırı olduğu yönünde karar tesis edilmiş oldu.
<ğxml:namespace prefix = o ns = urn:schemas-microsoft-com:office:office />
Konuyla ilgili açıklama yapan Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, ''2009 toplu görüşmelerinde, 2010 yılı için kamu görevlilerinin aylık ve ücretlerine yüzde 2,5 + 2,5 oranında artış yapılmasını teklif eden ve Uzlaştırma Kurulu'nun yüzde 4 + 4 önerisini de müzakere etmekten kaçınan Hükümet, kamu görevlilerinin tedavi katılım payı uygulamasını, katılım payı tutarlarında yüzde 33 ila yüzde 150 arasında değişen oranlarda artış yapmak istemiş, biz de konuyu yargıya taşımıştık. Danıştay 10. Dairesi, ilk olarak birinci basamak sağlık kuruluşları ile aile hekimliği muayenelerinden alınan katılım payının yürütmesini durdurdu. Davamız devam ediyor. Diğer hükümlerin de kamu çalışanlarının lehine sonuçlanacağını ümit ediyoruz'' şeklinde konuştu.
Ahmet Gündoğdu, katılım payı uygulamasının, sağlık giderlerinin artmasını ve sınırlı düzeydeki maaşlarından bu çerçevede kesinti yapılmasını engellemek amacıyla kamu çalışanlarını birinci basamak sağlık kuruluşlarına yönlendirme baskısı oluşturduğunu belirterek, 'Hükümetin gerçekleştirmek istediği uygulama, kamu çalışanlarına, daha az katılım payı ödemek amacıyla tedavileri için kullanmaları gereken ilaçları temin etmeme seçeneği dayatmaktadır. Diğer taraftan, katılım payı tutarları da özellikle alt ve orta düzey maaş grubunda yer alan kamu görevlileri açısından karşılanması zor ve sürekli nitelikte bir gider kalemi oluşturmaktadır. Sağlığın korunması ile sağlık giderinin arttırılmaması konusunda kamu görevlilerini tercihte bulunmaya zorlamak, kamu görevlilerine katılım payı ödeme zorunluluğu getirmek katılım payı tutarlarının kamu görevlileri arasındaki maaş ve ücret farklılıklarını dikkate almadan maktu nitelikte ve oldukça yüksek belirlenmesi kamu çalışaları için kabul edilmesi mümkün olmayan bir durumdur' dedi.
Konuyla ilgili dava, Danıştay 10. Dairesi'nde 2010/2361 E. Sayısı ile halen esastan görülmekte.