KÜLTÜR VARLIKLARI VE MÜZELER GENEL MÜDÜRÜ ORHAN DÜZGÜN E ZİYARET
Eklenme tarihi : 20.08.2010 00:00:00 - 2137 Okunma

KÜLTÜR MEMUR SEN GENEL BAŞKANI GALİP YILDIRIM  GENEL SEKRETER MECİT ERDOĞAN GENEL MALİ SEKRETER AHMET KALKAN'DAN OLUŞAN BİR HEYETLE  18-24 MAYIS TARİHLERİ ARASINDA KUTLANAN MÜZELER HAFTASI DOLAYISIYLA, KÜLTÜR VARLIKLARI VE MÜZELER GENEL MÜDÜRÜ ORHAN DÜZGÜN BEY'İ MAKAMINDA ZİYARET EDEREK MÜZELER HAFTASINI KUTLADILAR. GÖRÜŞMEDE ŞU MESAJLARA YER VERDİLER: <ğxml:namespace prefix = o ns = urn:schemas-microsoft-com:office:office />

''GEÇMİŞİNE SAHİP ÇIKAMAYAN MİLLETLER GELECEĞİNE TALİP OLAMAZLAR''

Müzeler tarihte yaşamış medeniyetlerin vitrinleridir. Varlık olarak yaşayıp medeniyet olarak ortaya herhangi bir eser koyamayan toplulukların bugüne verilmiş herhangi bir mesajları da yoktur. İşte müzeler bu mesajların insanlık önüne çıktığı önemli yerlerdir.

Geçmişle gelecek arasında kurulmuş kültür köprülerimiz olan müzelerimiz aynı zamanda içerisinde yaşadığımız vatana vurulan mühürlerimizdir. Varlığımızın belgesi olan tapularımızdır. Unutmamalıdır ki geçmişine sahip çıkamayan, geleceğine talip olamaz. 

İnsanlık tarihinin çeşitli evrelerini ancak müzelerde görmek mümkündür. Bu anlamda müzeler dünden bugüne Etnografya, fen, doğa ve folklor, sanat ve zeka ürünlerinin ortaya konduğu yerlerdir. Bir bakıma yaşayan tarihtir. Mutlaka okunması gereken görsel tarih kitaplarımızdır. Medeniyet oluşturmanın paradigması sahip olduğumuz  kültür'ün yaşanır hale getirilmesi ve korunmasıdır.

Kültürel dokusunu tahrif etmeden, kültür mirasından aşağılık duygusuna kapılmadan tarih sahnesine koymalı ve gurur duymalı. Gel gör ki; maalesef tarihi ve kültürel dokusundan utanan, hatta tarihine ve kültürel mirasına tan eden toplumların geleceğe verebilecek ne bir medeniyeti, nede bir görsel tarih kitapları olabilir. Onun için bizim ne Roma gibi utanacak bir tarihimiz nede emperyalist Batı toplumları gibi kan ve gözyaşıyla ayakta durmaya çalışılan bir kültürümüz vardır.

Müzelerimizde gururla sergileyeceğimiz bir medeniyete sahip olduğumuzu ve mutluluk duymamız gerektiğini ifade etmek isterim. Çünkü Müzeler milletlerin ya onur duyacağı yada utanarak gizlemeye çalıştığı statik (sabit) veya Dinamik (Hareketli) kültür varlıklarıdır. Medeniyetler ancak kültür varlıklarının korunması ve gelecek nesillere sıhhatli bir yapıda teslim edilmesi ile oluşur. Dolayısıyla Müzelerimizi ibret ve tarihten ders almak duygusu içerisinde ziyaret edilmesi gerekir diye düşünüyor ve bu görsel kitaplarımızı mutlaka okumamız gerektiğini ifade etmek istiyorum.

Dün ile bugün arasındaki farkı kıyaslama imkanı ancak müzelerde yer alan varlıklarla elde edilebilir. Geleceğe sahip çıkmanın yollarından biriside geçmişi iyi bilmektir. Bu anlamda geçmişin yaşatıldığı yerler olan müzelerin değerleri tartışılamaz. Hele de içerisinde yaşadığımız medeniyetlerin beşiği olan Anadolu'muz yeryüzünün en zengin tarih ve kültürel mirasına sahiptir. Elbette böyle konumda olmamız bize daha büyük sorumluluk yüklemektedir. Bu bilinçle Müzeler Haftasını kutluyor, Türk Müzeciliğine hizmeti geçenlere ve çalışanlarına başarılar diliyorum.

HABER 7 SON DAKİKA