MEMUR-SEN KADIN KOMİSYONU "ANNELER GÜNÜ" NE ÖZEL “ANNELER AĞLAMASIN” PROGRAMI DÜZENLEDİ

Memur-Sen Kadın Komisyonu'nca İçkale Otel'de düzenlenen "Anneler Günü" ne özel “Anneler Ağlamasın” programında konuşan Gündoğdu, "Bir erkeği yetiştirenin bir kişiyi, bir kadını yetiştirenin ise bir toplumu yetiştirmiş olacağını" söyledi.

Memur-Sen Konfederasyonu Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, "Sonuna kadar çözüm sürecine öncülük etmeye devam edeceğiz" dedi.

Başörtüsü serbestliği konusuna değinen Gündoğdu, "Özgürlük İçin On Milyon İmza Kampanyası" yaptıklarını ve 12 milyon 300 bin imzayı hükümete teslim ettiklerini belirterek şunları söyledi:

"Yönetmeliklerin, iç tüzüklerin ayakkabı numarasını bile belirliyor. Bizim bu kampanyamız da 18 Mart'tan beri sivil itaatsizliğe döndürdüğümüz bu çalışma, bu yönetmeliği tanımamaktır. Hükümete çağrımız: Biz tanımadık rahat ettik, siz de tanımayın rahat edin. Aksi takdirde 12 milyon 300 bin imza sizi rahatsız etmeye devam edecek."

Akil İnsanlar Heyeti Karadeniz Grubu Üyesi de olan Gündoğdu, "Sayın Başbakanın bizi aramasından sonra biz akil olmadık, biz zaten akildik" değerlendirmesinde bulunarak şunları kaydetti:

“Milletimizin yüzde 99 dâhil herkes akildir. Akil insan, her türlü illegal yapılanmanın karşısında olmak, emeğin, emekçinin, özgürlüklerin, demokrasinin, insanlık ailesinin yanında yer alandır. Bu yeni süreçte herkes tarafından biraz daha sorumluluk üstlenilmesi gerekiyor. Karşı koyanlara çok takılmayın değerli arkadaşlarım. Sendikal rakiplerimizden sağ tarafta olan biz Dolmabahçe’ye hareket eder etmez ‘Memur-Sen Genel Başkanı, Başbakanla ihanet projesinde bir araya geliyor’ diye açıklama yaptı. Hz. Mevlana’ya Allah rahmet eylesin. ‘Söze bakarım söz mü diye, söyleyene bakarım adam mı diye.’ Bu ülkenin otuz yıllık sorununu yüzde ellisinden oy almış Başbakanla çözmek mi ihanettirğ Ergenekon’a, darbecilere ev sahipliği yapmak ya da onların avukatı olmak mı ihanettirğ İhanet kavramının tanımı bellidir. Biz bu millete asla ihanet etmeyiz. Ama öldürmeyi geçim kaynağı edinenlerle şehit cenazelerindeki acıdan beslenenlerin elinden bu oyuncağı da almak bizim görevimiz. Onun için Memur-Sen ailesi olarak seçmediğimiz ırkımızdan dolayı üstünlük arayışına girmeden ırkçılığa prim vermeden Türkün Kürtün kardeş olduğunu Çanakkale ruhunu birlikte yaşadığı gerçeğini görmüş olacağız.”

Gündoğdu, sorunların çözümü için herkesin birbirini dinlemesi gerektiğinin altını çizerek konuşmasına şöyle devam etti:

 “Tıpkı Devlet Bahçeli’nin bizi dinlemediği gibi her gün saydırıyor. Vatan haini diye saydırıyor. Ama bu nezih topluluğun onun ismine ve saldırısına uygun cevap vererek buradaki huzuru bozmak istemiyorum. Ama bir şair ‘falancı müftü bana kâfir demiş’ diyor. ‘Ben de ona demiş olayım ki Müslüman, inanıyorum ki yarın huzuru ilahide o da yalancı çıkacak ben de’ diyor. Bazı siyasetçiler bazı sendikacılar bize vatan haini demiş. Biz de onlara demiş olalım ki vatanperver vallahi yarın onlarda yalancı çıkacak bizde. Teröristle mücadele devletin işidir. Terörle mücadele bataklığı kurutmak terör eylemini bitirmek kadavradan geçinenleri oyuncağını almak bizim işimiz sonuna kadar çözüm sürecine öncülük etmeye devam edeceğiz.”

Kadın Komisyonu Başkanı Berrin Sevil Kazancı da yaptığı konuşmada annelerin, çocukların, erkeklerin ağlamasını istemediklerini, bunun için toplumun tüm kesimlerinin ortak bir duruş ve hareket sergilemesi gerektiğini düşündüklerini söyledi.

Engelli, başörtüsü mağduru, şiddet mağduru, emeği taşeron işçi veya kayıt dışı işçi olarak sömürülen modern köle anneler ağlamasın diyen Kazancı, Suriye'deki, Arakan'daki gibi birçok yerdeki kadın din ve mezhep ayrımının, yürekleri de bedenleri de parçalaması dolayısıyla ağladığını hatırlatarak şunları söyledi:

“Bugün birçok anne, savaşın ve terörün hain pençelerinde "evladım" diyerek ağlamakta, tacize, tecavüze uğrayarak "namusum" diyerek ağlamakta... Barışın, uzlaşma kültürünün mimarları kadınlarımız- erkeklerimiz... Gelin hep beraber bir uzlaşı kültürü geliştirelim. Bu hedefi gerçekleştirmekte kadınlarımızın doğuştan gelen meziyetlerini beraber değerlendirelim. Aksi takdirde yine en fazla çocuklar ve anneler ağlıyor. Kadınlar mobbing dolayısıyla ağlamakta. Bunun en yakın örneği yakın vakitte Bakanımız Fatma ޞahin'e yönelik yapılan çirkin benzetme ile açıkça kendini göstermekte En kariyerli kadınlar bile mobbingin sinsi ağları arasında çırpınarak ağlamakta...”

Kadının-annenin hakkını savunurken bile rencide olduğunu söyleyen Kazancı, “Kadın durumun çirkinliğiyle daha fazla muhatap olmamak için, ya kendini savunmadan gerçekleri kapatma yoluna gitmekte, ya da belli belirsiz ifadelerle olayı geçiştirmeyi tercih etmekte.. Görünmekteki kadın ne kadar başarılı ve kariyerli olursa olsun mobbingin nesnesi olmaktan kurtulamamakta. Dolayısıyla bizler de bu talihsiz benzetmeyi de, diğer mobbingleri esefle kınamaktayız.” dedi.

Programın sonunda Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, Nurdan ޞahin'e; AK Parti Diyarbakır Milletvekili Oya Eronat'ta Gülnur Çoşkun'a "Yılın Annesi" plaketi verdiler.

Etkinliğe, AK Parti Diyarbakır Milletvekili Oya Eronat, Saadet Partisi Genel Başkanı Mustafa Kamalak'ın eşi Zübeyde Kamalak, Memur-Sen Genel Başkan Yardımcıları ve eşleri, Memur-Sen’e bağlı sendikaların Genel Başkanlarının yanı sıra çok sayıda davetli katıldı.