Memur-Sen Konfederasyonu, kamu görevlilerinin sınırlı bütçelerinden daha fazla sağlık gideri yapmasına neden olacak 18/09/2009 tarihli ve 27353 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 12.Sıra No'lu ''Tedavi Katılım Payının Uygulanması Hakkında Tebliğ'in yürütmesinin durdurulması ve iptali ile tebliğin dayanağını oluşturan 178 sayılı KHK'nın Geçici 8. ve 9. Maddesinin Anayasa'ya aykırı olduğu iddiasıyla Anayasa Mahkemesine iptal davası başvurusunda bulunulması istemleriyle Danıştay'a başvurdu.<ğxml:namespace prefix = o ns = urn:schemas-microsoft-com:office:office />
2009 Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu'nun 28 inci maddesindeki düzenlemeyle, hekim ve diş hekimi muayeneleri dahil olmak üzere kamu görevlilerinden katılım payı alınması uygulaması hayata geçirilmiştir. Tedavi katılım payına ilişkin usul ve esasları belirlemek üzere Maliye Bakanlığınca yayımlanan ve birinci basamak sağlık kuruluşlarındaki muayeneler için katılım payı alınmamak kaydıyla- 3, 4, 6 ve 10 TL tutarında katılım payı alınmasının öngörüldüğü 7 Sıra No'lu Tebliğ hakkında Danıştay 10. Dairesince, kamu görevlilerinden tedavi katılım payı alınmasını öngören üst hukuk normu bulunmaması ve özel sağlık kuruluşları ile resmi sağlık kurumları için farklı katılım payı miktarlarının belirlenmesini haklı gösterecek bir gerekçenin ortaya konamaması gibi gerekçelerle yürütmenin durdurulması kararı verilmişti.
Memur-Sen, ''Tedavi Katılım Payının Uygulanması Hakkında Tebliğ'in yürütmesinin durdurulması ve iptali ile tebliğin dayanağını oluşturan 178 sayılı KHK'nın Geçici 8. ve 9. Maddesinin Anayasa'ya aykırı olduğu iddiasıyla Anayasa Mahkemesine iptal davası başvurusunda bulunulması istemleriyle Danıştay'a yaptığı başvurusunda;
''Danıştay'ın mezkur kararı gereğince vazgeçilmesi gereken katılım payı uygulaması, 178 Sayılı Maliye Bakanlığı'nın Teşkilat ve Görevleri Hakkında KHK'ye 5197 sayılı Kanunla eklenen geçici 8 nci ve 9 uncu maddelere dayalı olarak 18/09/2009 tarihli ve 27353 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 12.Sıra No'lu ''Tedavi Katılım Payının Uygulanması Hakkında Tebliğ'le kanuni dayanağı değişmek ve katılım payı tutarları arttırılmak suretiyle devam ettirilmek istenmektedir.
12 Sıra No'lu Tebliğle,
- Birinci basamak sağlık kurumlarındaki muayenelerde de 2 TL tutarında tedavi katılım payı alınması öngörülmüş,
- Daha önce 3, 4, 6 ve 10 TL tutarındaki tedavi katılım payı tutarları, 8 ve 15 TL'ye yükseltilmiş,
- Muayene sonrasında reçete yazılmaması veya reçetede belirtilen ilaçların temini için eczaneye başvurulmaması durumunda birinci basamak sağlık kuruluşlarına başvuruda katılım payı tahsil edilmemesi ikinci ve üçüncü basamak sağlık kuruluşları ile özel sağlık kuruluşlarına başvurularda alınacak katılım payının 3 TL eksik tahsil edileceği hüküm altına alınmak suretiyle reçete tanzim ve ilaç temin katılım payı gibi gizli katılım payı uygulamaları hayata geçirilmiştir.
Katılım payı uygulaması, kamu görevlilerinin sağlık giderlerinin artmasını ve sınırlı düzeydeki maaşlarından bu çerçevede kesinti yapılmasını engellemek amacıyla hastalıklarında sağlık kurumlarına başvurmamalarını ve muayene katılım payı ödemeyi göz önüne alarak sağlık kurumlarına başvuranların ise daha az katılım payı ödemek amacıyla tedavileri için kullanmaları gereken ilaçları temin etmeme seçeneğini dayatmaktadır. Diğer taraftan, katılım payı tutarları da özellikle alt ve orta düzey maaş grubunda yer alan kamu görevlileri açısından karşılanması zor ve sürekli nitelikte bir gider kalemi oluşturmaktadır.
Sağlığın korunması ile sağlık giderinin arttırılmaması konusunda kamu görevlilerini tercihte bulunmaya zorlayan hükümler içermesi, kamu görevlilerine katılım payı ödeme zorunluluğu getirmesi, katılım payı tutarlarının kamu görevlileri arasındaki maaş ve ücret farklılıklarını dikkate almadan maktu nitelikte ve oldukça yüksek belirlenmesi, en fazla iki çocuk için çocuk yardımı yapılırken katılım payının bakmakla yükümlü olunan bütün aile fertleri için ödenmesi gibi esasa ilişkin aykırılıklar yanında katılım payı uygulamasına ilişkin Tebliğ, mali yükümlülüklerle ilgili düzenlemelerin Bakanlar Kurulu tarafından yürürlüğe konulmasına ilişkin Anayasal zorunluluk yönüyle şekil yönünden de hukuka aykırıdır'' görüşüne yer vererek, kamu görevlilerinin gerek sağlıklarını korumak gerekse sınırlı düzeydeki gelirlerinden öngörülemeyecek tutarda katılım payı ödemek zorunda kalmak yönlerinden mağdur edecek 12 Sıra No'lu ''Tedavi Katılım Payının Uygulanması Hakkında Tebliğ''in öncelikle yürütmesinin durdurulmasına ve dava sonunda iptaline ve Tebliğ'in dayanağını oluşturan 178 sayılı KHK'nin Geçici 8 inci ve 9 uncu maddesinin Anayasa'nın 73 üncü maddesine aykırı olduğu iddiasıyla iptalleri istemiyle Anayasa Mahkemesi'ne iptal davası başvurusunda bulunulmasına karar verilmesi istemleriyle Danıştay'da dava açtı.
''Düzenlemenin ''insan'' kavramıyla ve ''sosyal devlet'' algısıyla örtüşmeyen bu yönü daha ayrıntılı değerlendirildiğinde, davalı idarenin tedavi katılım payı alınmasıyla yetinmeksizin kamu görevlilerinin tedavileri için gereken ilaçları temin etmelerini de engellemek amacında olduğu görülmektedir.'' ifadelerine yer verilen dava dilekçesinde, ''Gerçektende, maddenin içeriğinde; tedavi katılım payı 2, 8 ve 15 TL olarak öngörülmekle birlikte ilaçların temin edilmemesi halinde veya tedavi için reçete düzenlenmemesi halinde birinci basamak sağlık kuruluşlarına başvuranlardan katılım payı alınmaması, ikinci ve üçüncü basamak sağlık kuruluşlarına başvuranlardan 8 TL yerine 5 TL alınması, özel sağlık kuruluşlarına başvuranlardan 15 TL yerine 12 TL katılım payının alınmasının öngörülmüş olması göstermektedir ki esasen tedavi katılım payı yanında kamu görevlilerinden reçete yazımı katkı payı ya da ilaç temin katkı payı da alınmaktadır. Söz konusu katkı paylarının alındığını gizlemek için bulunan yöntem ise reçete yazılmaması durumunda veya reçete yazılmasına karşın yazılan ilaçların temin edilmemesi durumunda katılım payının hiç alınmaması ya da 3 TL indirimli olarak alınmasıdır. Daha açık bir ifadeyle, düzenleme tedavi katılım payı dışında ismi açıkça zikredilmeyen başka katılım payı uygulamalarının da hayata geçirilmesi sonucunu doğurmuştur'' tespitlerine de yer verildi.
* Gündoğdu: Bu çelişkiyi anlayışla karşılamamızı ve kabul etmemizi beklemesinler
Konuyla ilgili açıklama yapan Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, ''2009 toplu görüşmelerinde, 2010 yılı için kamu görevlilerinin aylık ve ücretlerine %2,5 + %2,5 oranında artış yapılmasını teklif eden ve Uzlaştırma Kurulu'nun %4+%4 önerisini de müzakere etmekten kaçınan Hükümet, kamu görevlilerinden tedavi katılım payı uygulamasını katılım payı tutarlarında %33 ila %150 arasında değişen oranlarda artış yaparak devam ettiriyor. Bu çelişkiyi anlayışla karşılamamızı ve kabul etmemizi beklemesinler'' dedi.
Tedavi katılım paylarının 3, 4, 6 ve 10 TL'den 8 ve 15 TL'ye yükseltildiğini ifade eden Gündoğdu; ''Hükümet toplu görüşmede teklif ettiği %5'lik artışın büyük bir bölümünü katılım payıyla kamu görevlilerinden tahsil etmek amacını ortaya koymuştur. Başta üyelerimiz olmak üzere kamu görevlilerinin sağlık hizmetlerinden ücret ödemeden yararlanmasını sağlamayı amaçladığımız bu davanın lehimize sonuçlanacağına inanıyoruz. Maliye Bakanlığı, kamu görevlilerinin elini cebinden çekmeli, elini cebimize atmak konusunda ısrarcı olacaksa cebimizdekini almayı değil cebimizdekini çoğaltmayı sağlayacak projeler geliştirmelidir'' şeklinde konuştu.