Memur-Sen'in Yetkili Konfederasyon olması sebebiyle, İçkale Otel'de basın toplantısı düzenleyen Ahmet Gündoğdu, Memur-Sen'in Resmi Gazete'nin bugünkü sayısındaki rakamlara göre yetkili konfederasyon olduğunu, bunun da Türkiye'nin en büyük konfederasyonu oldukları anlamına geldiğini kaydetti. Gündoğdu, Memur-Sen'e bağlı sendikalardan Diyanet-Sen ile başlayan, Bem-Bir-Sen ve Toç-Bir-Sen ile devam eden hizmet kolundaki yetkilere bu yıl da Sağlık-Sen'in eklendiğini belirtti.
Yetkiyi sorumluluklarımızı yerine getirmenin aracı olarak görüyoruz.<ğxml:namespace prefix = o ns = urn:schemas-microsoft-com:office:office />
Yetkili Konfederasyon olmalarının amaç değil araç olduğunu söyleyen Gündoğdu, ''Bizim için yetki, özelde kamu çalışanlarının, genelde başta ülkemiz olmak üzere insanlık ailesinin tüm bireylerinin insan onuruna yaraşır bir yaşam kalitesine ulaşmasını sağlama sorumluluğunu gerçekleştirebilmenin aracıdır. Bu anlayışıyla memur sendikacılığının öncülüğünü yapan Memur-Sen, sendikacılığı sadece kamu çalışanlarının hak mücadelesinde bir araç olarak görmemiş, emeği-ekmeği yüceltmenin yanında sivilleşen topluma ve demokratik devlete yönelen kazanımların elde edilmesinde de öncü olmuştur'' şeklinde konuştu.
Öncelikli ve vazgeçilmez hedefimiz kamu görevlilerinin toplu sözleşme ve grev hakkı
Kuruluşundan bu yana istikrarlı bir şekilde büyüyen ve niteliksel büyüklüğünü niceliksel büyüklükle de perçinleyen Memur-Sen'in yetkili Konfederasyon olmanın farkını 2009 toplu görüşmelerinde hissettireceğini dile getiren Gündoğdu, ''Sendikal örgütlenmeyi, ayrışma, kutuplaşma ve milletle hesaplaşma zemini olmaktan çıkaran bir anlayışla kamu görevlilerini akademik, kültürel ve hizmet sendikacılığıyla tanıştıran Memur-Sen'in öncelikli ve vazgeçilmez hedefi kamu görevlilerinin toplu sözleşme ve grev hakkını sağlamak olacaktır'' dedi.
''Yetkili Konfederasyon olmak Memur-Sen açısından, kendisini ifade etme söylemi değil, kamu çalışanlarının sorunlarına çözüm üretme, hak ve kazanımlarını geliştirme görevini yüklenmektir'' şeklinde konuşan Gündoğdu, daha sonra şunları söyledi: ''Bu bakımdan, ülkemiz sendikacılığı açısından 7 Temmuz 2009 tarihi, kamu çalışanlarının mağduriyetlerini sona erdirecek, beklentilerini karşılayacak, emeklerinin karşılığı olan ekmeklerini hakkıyla elde edebilecek bir mücadele sürecinin Memur-Sen'in önderliğinde ve sorumluluğunda başladığı gün olarak kayıt altına alınmalıdır.''
Memur-Sen sivil toplumun öz ve gür sesidir.
Memur-Sen'in şimdiye kadar özgürlüklerden, kişi hak ve hürriyetlerinden yana taraf olduğunu belirten Ahmet Gündoğdu, taraf ve tavırlarını açıkça dile getirmekten de hiç çekinmediklerini ifade etti.
Çetelerin destekçisi ve işbirlikçisi olmadıklarının da altını çizen Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, ''Kimi sözde- sivil toplum örgütleri darbecilerin çarkına su taşırken biz darbe senaryolarının da darbecilerin de çarkına milletimizle birlikte çomak soktuk. Bunun için diyoruz ki; Memur-Sen sivil toplumun öz ve gür sesidir. Memur-Sen, iradesine sahip çıkan milletin sesidir milletin kendisidir'' dedi.
Gündemdeki konularla ilgili olarak da açıklamalarda bulunan Gündoğdu, ''Memur-Sen olarak, Cumhurbaşkanımız Sayın Abdullah Gül den, söz konusu kanunu daha fazla bekletmeksizin onaylamasını bekliyor ve ülkemizin demokratikleşmesine ve sivilleşmesine olan katkılarını devam ettirmesini talep ediyoruz'' şeklinde konuştu.
Ekonomik krizden kurtulmak için gündeme getirdikleri kriz çeki isteklerini tekrarlayan Gündoğdu, kriz çeklerinin harcanmasıyla piyasanın hareketleneceğini, ekonominin çarklarının tüketimden gelen güçle döneceğini kaydetti.
Gündoğdu, ücretlilerin vergi yükünün azaltılması amacıyla gelir vergisi oranlarında çalışanlarla sınırlı olmak üzere 5 puanlık bir indirime gidilmesini ya da gelir vergisi oranlarına esas matrahların yükseltilmesini de istedi.
Basın toplantısına, Memur-Sen Genel Merkez Yönetim Kurulu üyeleri ve bağlı sendikaların genel merkez ve şube yöneticileri de katıldı.
