Özgürlükler Yeni Anayasa İle Taçlandırılmalıdır
Eklenme tarihi : 30.11.-0001 00:00:00 - 1615 Okunma
Birleşmiş Milletler Genel Kurulunca “İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi”nin 10 Aralık 1948 tarihinde kabul edilmesi münasebetiyle, her yıl 10 Aralık “Dünya İnsan Hakları Günü” olarak kutlanmaktadır. Memur-Sen, kurulduğu günden itibaren üyelerinin sosyal, ekonomik,mesleki hak ve menfaatlerini korumanın yanı sıra dünyanın neresinde olursa olsun insana ve insanlığa dair her sorunu önemseyen, çözümü önceleyen bir anlayışla her türlü haksızlığa ve hukuksuzluğa karşı çıkmayı temel bir amaç edinmiştir.
 
Hukukun üstünlüğünün kabul edildiği tüm yönetim biçimlerinde insanlar için olmazsa olmaz haklar vardır. İnsanoğlu için hürriyet, eşitlik, yaşama hakkı, din ve vicdan özgürlüğü hakkı, adil yargılanma hakkı, özel hayatın masuniyeti, şeref ve haysiyetin korunması her şeyden daha önemlidir. Hukuk devleti ilkesini benimseyen tüm sistemlerde kişisel haklar koruma altına alınmıştır.  Yine, Yüce dinimiz İslam da bin 400 sene önce insan haklarını garanti altına almıştır. Haksız yere adam öldürmek bütün insanları öldürmek, bir canı kurtarmak da bütün insanları kurtarmak gibi kabul edilmiştir. Hz. Peygamber de insanların can, mal ve ırzlarının mukaddes olup her türlü tecavüzden korunduğunu bütün insanlığa ilan etmiştir. İnsanları alaya almak, kötü lakapla çağırmak, onlar hakkında kötü zanda bulunmak, onların kusurlarını araştırmak ve kişileri çekiştirmek de yasaklanmıştır. İnsan hakları konusunda bizleri ısrarla uyaran Hz. Peygamber (s.a.s) kişilik haklarına saygılı olmayı öğütlemiş, aykırı davrananları kınamış ve kul hakkının hak sahibi tarafından affedilmedikçe Allah tarafından da affedilmeyeceğini belirtmiştir.
 
Ülkemizde de insan haklarının korunması amacıyla son yıllarda önemli adımlar atılmış, atılmaya da devam edilmektedir. Yapılan hukuki düzenlemelerle devlet ve vatandaş arasında kaynaşmanın sağlanması, ötekileştirme anlayışına son verilmesi, dil, din, vicdan ve düşünce hürriyetinin önündeki engellerin kaldırılması amaçlanmış ve büyük oranda başarılı olunmuştur.
 
Memur-Sen de üyelerinin ve kamu görevlilerinin haklarının korunması ve artırılmasının yanı sıra  tüm insanların temel hak ve özgürlüklerin genişletilmesi, her türlü vesayetin ve ötekileştirmenin ortadan kaldırılması için büyük mücadeleler vermiştir, vermeye devam edecektir. Memur-Sen, toplu sözleşmeye de toplumsal sözleşmeye de 'evet' diyerek yaptığı 'Ortak Akıl Mitingleri' başta olmak üzere, kamu görevlilerinin karşılaştığı kılık-kıyafet yasağının sona erdirilmesi, 'Çözüm Süreci'nde bizatihi aktör olarak birçok projenin ya öncüsü ya da paydaşı oldu. Memur-Sen, sadece Türkiye'de değil dünyanın ve İslam coğrafyasında yaşanan her türlü zulüm ve baskının da sona ermesi için mücadele etti. Başta Mısır, Suriye, Arakan, Doğu Türkistan ve Irak olmak üzere insanlığı yakından ilgilendiren tüm meselelerde öncülük etti. 
 
Memur-Sen, sadece bugün değil her zaman, insanlar arasında ırk, din, renk, yaş, cinsiyet ayırımı yapmadan sevgi, saygı, dostluk duygularını geliştirmenin toplum olarak herkesin görev ve sorumluluğunda olduğunun bilincindedir.
 
Hakların sıralanıp, sınırlandırıldığı darbe Anayasası'ndan özgürlüklerin ve daha çok demokrasinin önünü açan yeni anayasaya geçişin biran önce  sağlanması en önemli  talebimizdir.  İnsan haklarının korunması ve geliştirilmesi konusunda devletin, sivil toplum kuruluşlarının, medyanın ve toplumun bütün fertlerinin işbirliği yapmasının önemini bir kez daha anımsatıyoruz. Bu vesileyle bütün insanlığın daha özgür, daha eşit ve insan onurunun daha fazla korunduğu bir zeminde İnsan Hakları Günü kutlamak istiyor ve çalışıyoruz.
 
Diğer yandan Memur-Sen olarak  10 Aralık 2013 Salı günü Akköprü Metro Durağı yanında Rabia Platformu ile birlikte 'Sessiz Sandalye' eylemimize tüm halkımızı davet ediyoruz.
HABER 7 SON DAKİKA