Memur-Sen’in 50 bin kamu görevlisi ile gerçekleştirdiği anket çalışması; refah payı, seyyanen zam, en düşük memur maaşı konularında çarpıcı sonuçlar ortaya çıkarıyor. Ayrıca yapılan araştırma Memur-Sen’in 7. Dönem Toplu Sözleşme sürecindeki politikasına da ışık tutuyor.
Memur-Sen tarafından beklentilerin anlaşılması ve sorunların çözümü noktasına odaklanmak amacıyla gerçekleştirilen anket çalışmasında; enflasyonist ortamda zorunlu hale gelen refah payı talebine dikkat çekildi. Çalışmada ayrıca Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın en düşük kamu görevlisi maaşının 22 bin liraya yükselmesi vaadinin eksik kaldığına, seyyanen zammın emekli kamu görevlilerine verilmemiş olması sebebiyle yaşanan memnuniyetsizliğe de vurgu yapılmaktadır.
Yapılan araştırmada; geçmiş iki yılda hükümetin toplu sözleşme dışında yasal düzenleme yaparak vermek zorunda kaldığı refah payı talebinin önemine vurgu yapılırken, Memur-Sen’in 7. Dönem Toplu Sözleşme’de bulunan refah payı talebine kamu çalışanlarının destek oranının yüzde 89 olduğu belirtildi.
Anket çalışmasında; seyyanen zammın emeklilere verilmemesinin kamu çalışanlarını emekli olmaktan vazgeçirdiği ifade edilirken kamu çalışanlarının yaklaşık yüzde 80’inin seyyanen zammın emeklilere verilmemesinin emekliliği gelmiş memurların emeklilik kararlarını olumsuz yönde etkilediğini sonucunu ortaya çıkarmıştır.
Araştırmaya göre, kamu çalışanlarının artırılmasını istediği yardım kalemleri içerisinde Eş Yardımı yüzde 40 ile ilk sırada yer almaktadır. Eş yardımını sırası ile yüzde 24 ile doğum, evlenme ve ölüm yardımı, yüzde 16 ile kreş yardımı takip etmektedir.
Hükümetin en düşük memur maaşının 22 bin lira olacağı vaadi son maaş artışlarında 1650 lira eksik yerine getirilmişti. Araştırmada; Memur-Sen’in ortaya çıkan bu farkın kamu çalışanlarına ödenmesi talebinin yüzde 88 oranında desteklendiği görüldü.
Araştırmaya katılan kamu görevlilerinin yüzde 82’si evlenmek ya da çocuk evlendirmek için maddi yardıma ihtiyaç duyacağını ifade ederken, maddi yardımsız evlenebileceğini ya da çocuk evlendirebileceğini ifade edenlerin oranının yüzde 4.49 olduğu belirtildi.
Kamuda görevde yükselme sınavlarının bir süreye bağlı olmayan karmaşık ve dağınık haline karşı Memur-Sen bu sözleşme teklifinde sınavların en az üç yılda bir yapılmasını önerdi. Bu teklife kamu çalışanlarının desteğinin yüzde 65 oranında olduğu ifade edildi.
Kamu çalışanları emeklerinin karşılığını alabilmek ve adil toplu pazarlık için mevcut yasanın yeterli olmadığını ifade ediyor. Yapılan araştırmada kamu çalışanlarının yüzde 55’i 4688 sayılı yasayı işverenle müzakere ve mücadele koşulları açısından yetersiz bulduğuna vurgu yapıldı.
Yapılan Beklenti Araştırmasında kamu çalışanlarının, yürüyen toplu sözleşme sürecinde sendikanın önündeki en zorlu engelin ekonomik koşullar olduğu ifade edildi. Çalışanların yüzde 36’sı bu konuda zorlu ekonomik koşulları sebep gösterirken, yüzde 21.11’i hükümetin katı tavrını öne çıkardı.
Gerçekleştirilen çalışmada toplu sözleşme sürecinin yüzde 43 oranında sosyal medyadan takip edildiği belirtilirken, süreci internet haberlerinden takip edenlerin oranı yüzde 27, sendikal ağlar ve temaslardan takip edenlerin oranı yüzde 17.12, radyo ve televizyondan takip edenlerin oranı ise yüzde 13.39 olarak belirtildi.