Miraç, Peygamberimiz (s.a.s)’in bir gece Mescid-i Haram’dan Mescid-i Aksâ’ya yaptığı mucizevi gece yolculuğu olan İsrâ’nın, Yüce Allah’ın ayet ve kudretine tanıklık etmesiyle taçlanmasıdır.

Ayeti kerimede; “Kendisine ayetlerimizden bir kısmını gösterelim diye kulunu bir gece Mescid-i Haram’dan çevresini mübarek kıldığımız Mescid-i Aksa’ya ulaştıran Allah’ın şanı ne yücedir. Hiç şüphesiz O, hakkıyla işiten, hakkıyla görendir.” şeklinde tasvir edilen bu bereketli ve hikmetli yolculuk kulun, Allah’ın yüceliğine dayanarak gerçekleştireceği yüceliş ve yükselişinin de müjdesidir.

İsrâ ve miraç ile tezkiye ve kulluğun zirvesine erişmenin yol ve yöntemi bize gösterilmektedir. Bireysel arınma ve yüceliş sünnetullah gereği bizleri toplumsal arınma ve yücelişe eriştirecektir.

Her gün yüzlerce ferdinin katliamlarda vahşice katledildiği, milyonlarcasının mülteci durumuna düşürüldüğü, her gün kendisine yeni komplo ve tuzaklar kurulan mahzun ve gözü yaşlı ümmetin bu gece dualarıyla Rahman’dan dileyeceği kurtuluş dualarına amin diyerek İslam âleminin Miraç Kandilini kutlar, bu kutlu gecenin büyük bir ateş çukurunun içine itilmeye çalışılan ümmetin kurtuluşuna vesile olmasını dileriz.