Mısır'ın seçilmiş ilk cumhurbaşkanı Mursi hakkında verilen idam cezasını kınıyoruz. Hukukun üstünlüğünü, insanı ve evrensel insan haklarını esas alan Kültür Memur-Sen ailesi olarak darbeci mahkemenin hukuk dışı, faşist ve zalim kararını tanımıyoruz. 

Bu karar post emperyalizmin ve uluslararası kamuoyunun, insanlık vicdanının reddettiği bir karardır. Halkın temsilcilerinin darbeci generaller tarafından cezalandırıldığı bugün, adaletin ve insanlığın ayaklar altına alındığı gündür.

Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi ile dava arkadaşlarına idam kararının verilmesinde darbeci Sisi ile işbirliği yapan ve karşı çıkmayan herkes sorumludur. Cunta, dünyanın suskunluğundan cesaret alarak, izzeti tercih edenleri idam etmeye çalışmaktadır.  Bu hatalarını telafi etmek adına idam kararlarının temyiz de bozulması için, zaman kaybetmeden tüm dünya ülkeleri ve insanlık vicdanı inisiyatif almalıdır. 

Binlerce darbe karşıtının katledildiği Mısır’da katillerin verdiği hukuksuz kararları tanımıyor,  silaha ve şiddete bulaşmayarak örnek bir duruş sergileyen Mısır halkının yanında durduğumuzu Kültür Memur-Sen olarak deklare ediyoruz.  

Bir kez daha vurguluyoruz: Kurulan mahkeme düzmecedir. Sanık kürsüsünde Mursi'nin değil Sisi'nin olması gerekmektedir. Sisi'nin sanık olduğu ve adaleti esas alan bir mahkemece yargılandığı bir düzlemde ancak adalet tartışılabilinir. Mursi hakkında bugün verilen hüküm; yargılama yönüyle garabet, karar yönüyle ise vahşettir. 

Mursi’ye özgürlük istemek, bir insanlık onurudur, medeniyet değerlerimizin gereğidir. Kültür Memur-Sen olarak haksızlıklara ve hukuksuzluklara karşı şimdiye kadar sürdürdüğümüz tavrımızı devam ettireceğiz. Seçilmiş Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi hakkında verilen idam kararı kaldırılıp, Mursi özgürlüğüne kavuşana kadar, bütün dünya tepkisini dile getirmeli ve bu mücadelenin yanında olmalıdır.

Haklı davamız ve mücadelemizden geri adım atmayacağız. Darbeci Sisi ve arkadaşlarını insanlığın ortak sesine kulak vermeye ve yanlıştan dönmeye davet ediyoruz.