Çanakkale'de boğamadıklarını Alkolle boğmaya çalışıyorlar..
Eklenme tarihi : 20.08.2010 00:00:00 - 2001 Okunma

Kültür Memur-Sen Genel Başkanı  Galip Yıldırım  Alkole karşı geniş çaplı kampanyalar başlatılmalıdır diyerek ülkemizde meydana gelen kazaların, yaşanan sağlık sorunlarının, asayişsizliğin ve kültürel yozlaşmanın temelinde alkolün yer aldığını söyledi.

Yıldırım '' Son yıllarda uyuşturucu bağımlılığının artmasının altında öncelikle onu özendirici sebepler bulunmaktadır. Uyuşturucuya özendirici adımlar alkol ile atılmaktadır. Alkol beyin hücrelerini tahrip ederek sağlıklı düşünceyi etkilemektedir. Sağlam ve  zinde nesiller yetişmesini engellemektedir.Toplum olarak her geçen geri dönülmez felaketlere doğru gidiyoruz'' dedi.

Kültür Memur Sen Genel Başkanı Galip Yıldırım  açıklamasına ''Alkole yapılan harcama, verilen kurban ve sağlık kaybı ancak  büyük savaşlarda görülebilmektedir. Maalesef biz bu savaşı kaybediyoruz . Bu savaşın galibi ancak rant çevreleridir. Alkol tüketiminde dünyada üçüncü sırada yer almamız düşündürücüdür. Çanakkale de boğamadıkları  bir milletin çocuklarını içki şişelerinde boğmak istiyorlar. Buna fırsat vermemeliyiz''

 İşte felaket tablosu!

Alkolün verdiği zararlar hakkında istatistiki bilgilerde veren Yıldırım; ''Ülkemizde Irza tecavüzlerin % 80 ni, Trafik kazası yapanların %61 ni, yangına sebebiyet verenlerin %16 sını alkol alan kişiler oluşturmaktadır.

 Alkol alan  kişilerin almayanlara göre, 16 kat fazla düştükleri ve 30 kat fazla zehirlendikleri acı bir gerçektir. Dünya sağlık örgütünün 30 ülkeyi kapsayan (ülkemizin de içinde olduğu) araştırma raporunda ortalama vukuat yüzdeleri şöyledir; Cinayetlerin %85 i, Irza Tecavüzlerin %50 si, Şiddet Olaylarının %50 si, Trafik kazalarının %60 ı, Eşlerini dövenlerin %70 i, İşe gitmeyenlerin %60 ı bu suçlarını alkollü iken işlemektedirler.

 Akıl hastanelerinde yatanların %40 ile 50 sinde, genel tutuklamaların %50 sinde alkol temel sebebi oluşturmaktadır. İntihar olaylarında da alkolün etkisi içmeyenlere oranla 58 kat daha fazladır. Ülkemizde alkollü içki tüketiminin 1994 yılında 900 milyon litre iken, 1995 yılında 1 milyar 200 litre, onu izleyen 1996 yılında ise 1.5 milyar litreye çıktığı tespit edilmiştir. Dünya alkol tüketimi sıralamasında 3.sıradayız. Ülkemizde kişi başına düşen alkollü içki miktarı 15 litredir. (1970 yılında 1 litre, 1992 yılında 10 litre) dir.

 Alkol kullanan kadın ve erkekler, doğacak yeni nesillere büyük zararlar vermektedirler. Bu konuda hamile iken içkiye devam eden kadınlarda sakatlık türü ve yüzdesi ürkütücü rakamlara ulaşmaktadır. İçkiye devam eden annelerin çocuklarında;

Psikolojik sorunlar %89, Konuşma bozukluğu %80, Doku bozukluğu %80, Saldırgan tavırlar %72,  Hormonal ve Cinsel bozukluk %46, Normalden küçük doğum %98, Duyma bozukluğu %41, Göz bozukluğu %25, Ortopedik arıza %33, Dudak ve parmaklarda bozukluk %91, Cilt ve tırnak arızaları %30, Kalp zafiyeti % 29, İçkiye devam eden hamile annelerden doğacak 100 çocukta meydana gelebilecek yukarıdaki arızaların toplamı 930 dur. 100 çocukta 930 arıza. 1 çocukta 9.3 arıza demektir.

 Bu durumda içkiye devam eden hamile annelerin sağlam çocuk doğurma ihtimali sıfırdır. AMATEM e göre Her yıl 1 milyon çocuğun içkiye başladığı ifade edilmektedir dedi.   

HABER 7 SON DAKİKA