Kadim medeniyet değerlerimizden el alarak emek mücadelesinde yeni bir çığır açmanın, haksızlığa karşı haktan ve mazlumdan yana tavır almanın, iyiye, güzele ve doğruya dair arayışta örgütlü güçle yol almanın, gelenekten beslenerek yeniyi inşa, değerlerimizi ihya noktasında geleceği kurmanın, emek, ekmek ve özgürlüğe dair verilen soylu mücadelenin yükselen sözü Memur-Sen’in 29 yaşında.
Başta üyelerimize, “ömür değil emek azizdir” diyen, emeğin sesini yükselten bütün emek kesimine, kamu görevlilerine kutlu olsun…
Memur-Sen, örgütlü gücünü, müktesebatını ve tecrübesini millet, ümmet, insanlık, emek, ekmek ve özgürlük mücadelesine hasretmiş bir örgüttür.
Emeğin sesini ve sözünü yükseltirken, küresel emperyalizmin sebep olduğu korkunç katliamlara maruz kalan mazlumların sesi ve sözü olmayı da kendisine ödev bellemiş bir örgüttür Memur-Sen.
Kuruluşundan, bugüne, sabır, sebat ve sadakatle, emeğin ve alın terinin sesini ve sözünü yükseltirken, diğerkâm yüreklerin, vefakâr üyelerimizin, güçlü teşkilatımızın, on bir hizmet kolumuzun iş yeri temsilcilerinin, şube başkanlarımızın, il temsilcilerimizin, komisyonlarımızın, genel merkez yöneticilerimizin azmine şahit olduk hep…
Kurucu Genel Başkanımız Akif İnan’dan bugüne sendikal mücadelemize emek, ömür ve gönül verenlere ayrı ayrı teşekkür ediyor, dar-ı bekaya irtihal etmiş olanlara rahmet, hayatta olanlara afiyet diliyoruz.
Yine, bu kutlu davada omuz omuza mücadele ettiğimiz…
Mekânla birlikte insana yatırım yapan, Bayındırlık Çalışanlarına,
Yaşanabilir şehirler için seferber olan Yerel Yönetim Çalışanlarına
Bilgiyi habere dönüştüren, iletişimi geliştiren Haberleşme Çalışanlarına,
Hayatımızı kolaylaştıran Büro Çalışanlarına,
Hakka teslimiyet rehberi Diyanet ve Vakıf Çalışanlarına,
İdrake irfan, kalbe sevgi yükleyen Eğitim Çalışanlarına,
Enerjisini Türkiye için harcayan Enerji ve Sanayi Çalışanlarına,
Kültürümüzü insanlıkla buluşturan Kültür Çalışanlarına,
Akıl, ruh ve beden sağlığımızı koruyan Sağlık Çalışanlarına,
Helal gıdayı devlet politikası yapmaya çalışan Tarım-Orman Çalışanlarına,
Dostları buluşturan, gurbeti sılaya kavuşturan Ulaştırma Çalışanlarına,
Kadınlar Komisyonumuza,
Genç Memur- Sen’imize,
Engelli Memur- Sen’imize,
Emekli Memur- Sen’imize,
Her biri bu destanın üyesi olan emeğin öncülerine selam olsun.
Bu birlikte yazılmış bir destandır.
Memur-Sen, sendikal tarihe akademik hizmet sendikacılığı mührünü vuranların adanmışlığının adıdır.
Memur-Sen, geleceğe yürürken köklerine aidiyetini koruyan, geleceği geçmişe vefa göstererek kuran, geldiği yeri unutmayan bir erdemliler hareketi olarak bugün evrensele kucak açmış bir emek örgütüdür. Dünyanın dört bir yanındaki dostları, Memur-Sen’in sesini ve sözünü yükseltmektedir. Bir sandalye ve bir masayla başladığı yolculuğun Avrasya ölçeğinde Uluslararası Emek Konfederasyonu’nu kuran iradeye evrildiği bir güç, bir azmin adıdır.
Memur-Sen, küresel adaletsizliğe karşı güçlü bir hat oluştururken, Edirne’den Kars’a, bütün Türkiye sathında kurucu iradesiyle, bir taraftan kamu görevlileri sendikacılığını özellikle 4688 sayılı Kanun’un değişimi için mücadele ediyor, diğer taraftan sorunları ve engelleri aşıp kazanımları çoğaltmak için çalışıyor.
Memur-Sen, tarihi, birikimi, eylemleri, milletten yana tavır alması ve demokrasiden yana taraf olmasıyla Türkiye’nin son dönemine damgasını vuran değişim, dönüşüm ve bölüşüm reformlarının sendikal alandaki öncüsü ve bütün bu süreçlerin paydaşıdır.
Dün, milletin vesayetle mücadelesinde ön safta yer alan, ülkenin demokratik yolculuğuna katkıda bulunan Memur-Sen, bugün, dünyada ve ülkemizde yaşanan ekonomik krize karşı özellikle “Emeğin çözüm mercii toplu sözleşme masasıdır, sosyal diyalog mekanizmalarıdır” diyerek yapıcı mücadelenin, ahlaki tutumun ve tutarlılığın sembolü oldu.
Toplu sözleşmenin mimarı olan Memur-Sen bugüne kadar emek mücadelesinde elde ettiği 1007 kazanımla kronikleşmiş sözleşmelilik ve 3600 ek gösterge gibi temel sorunlarının çözümünde güçlü iradesini ortaya koyarken, diğer yandan Kamu Personel Sistemi konusundaki sorunların çözümü noktasında da güçlü reform çağrıları yapmaktan geri durmadı.
Emek mücadelesinin, saygın iş ve adil paylaşım ilkesi çerçevesinde şekilleneceğinin dünden bugüne altını çizen kamu görevlileri sendikacılığının öncüsü Memur-Sen, ideolojik saplantıların değil, emeğin ve emekçinin gerçek gündemini masaya taşıdı hep.
Memur-Sen, Türkiye’de sendikacılığın yönünü ve sendikacılık yöntemini değiştiren, ideolojilerin değil insanın merkeze alındığı bir anlayışı yerleştirdi.
Tecrübemiz, birikimimiz ve yüksek müktesebatımızla geleceği yeniden inşa etmek için, her güne yeni bir besmeleyle başlayıp yürüyüşümüzü sürdürüyoruz.
Haydi bismillah.
Yaşasın emek.
Yaşasın dayanışma.
Yaşasın Memur-Sen.
